DOLAR
34,1741
EURO
37,8305
ALTIN
2.908,84
BIST
9.082,24
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İzmir
Açık
28°C
İzmir
28°C
Açık
Perşembe Açık
30°C
Cuma Az Bulutlu
31°C
Cumartesi Az Bulutlu
29°C
Pazar Hafif Yağmurlu
26°C

Herkes bu soruyu merak ediyor: “Okul müdürü: Eğitimci mi, İnşaat mühendisi mi?”

Okul müdürlerinin görev tanımı, sadece eğitim ve öğretim faaliyetleridir. Ancak günümüzde birçok okul yöneticisi, okul binası bakımından dolayı eğitim süreçlerinin bir kenara itildiği gözlemlemektedir.

Herkes bu soruyu merak ediyor: “Okul müdürü: Eğitimci mi, İnşaat mühendisi mi?”
A+
A-

Okul müdürlerinin görev tanımı, sadece eğitim ve öğretim faaliyetleridir. Ancak günümüzde birçok okul yöneticisi, okul binası bakımından dolayı eğitim süreçlerinin bir kenara itildiği gözlemlemektedir. Müdürlerin temel sorumluluğu olan eğitim ve öğretim faaliyetleri, sıklıkla okul bakım ve onarım işlerinin gölgesinde kalmaktadır.

Milli Eğitim Bakanlığı, okul müdürlerini ve müdür yardımcılarını eğitim öğretim sınıfı personeli olarak tanımlar ve yönetici atama yönetmeliğinde, okul yöneticilerinin eğitim ve öğretim faaliyetlerinden ayrılmaz bir şekilde bağlı olduğunu belirtir. Buna rağmen, bazı okul yöneticileri görevlerini bir inşaat mühendisi gibi yürütme eğilimindedir; yerleri kaplamak, sınıfları boyamak ve camlara kilit takmak gibi işlemlerle meşguldürler.

Bu durum, eğitim yönetiminin çağın gerekliliklerinden uzaklaşmasına yol açmaktadır. Dijital çağın ve eğitimdeki yeniliklerin gerektirdiği sürekli gelişim, bu tür müdürlerin müteahhitlik işlerine yoğunlaşmalarıyla göz ardı edilmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı’nın okullar için tahsis ettiği ödenekler, genellikle bakım ve onarım işlerine harcanmaktadır; bu da eğitimin kalitesini artırmaya yönelik adımların geri planda kalmasına neden olmaktadır.

Bu sorunun çözülmesi için, eğitim ve öğretim faaliyetlerine yeterince zaman ayırmayan yöneticilerin tespit edilmesi ve gerekli uyarıların yapılması gerekmektedir. Eğitim odaklı bir yönetim anlayışına geçilmesi, okul yöneticilerinin asli görevlerine odaklanmalarını sağlayarak, eğitim kalitesinin artırılmasına katkıda bulunacaktır.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.