Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), eğitim müfettişleri tarafından yürütülen bir soruşturma kapsamında, il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerinde görev yapan şube müdürlerinin okul müdürleri üzerindeki idari konumuna dair önemli bir görüş yazısı yayımladı.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), eğitim müfettişleri tarafından yürütülen bir soruşturma kapsamında, il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerinde görev yapan şube müdürlerinin okul müdürleri üzerindeki idari konumuna dair önemli bir görüş yazısı yayımladı. Bu açıklama, eğitim camiasında uzun süredir tartışılan “Şube müdürleri, okul müdürlerinin amiri midir?” sorusuna netlik kazandırdı.
İdari Hiyerarşi ve Disiplin Yetkisi
Kamu yönetiminde hiyerarşik düzenin sağlanması, idari işleyişin düzenli ilerlemesi açısından kritik bir öneme sahiptir. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, amir ve disiplin amiri kavramlarını birbirinden ayrı şekilde ele almaktadır. Buna göre, disiplin yetkisi olan amirler belirlenirken, idari anlamda amirlik kavramı daha geniş bir çerçevede değerlendirilmektedir.
MEB Disiplin Amirleri Yönetmeliği’ne göre, taşra teşkilatındaki disiplin amirleri açık bir şekilde tanımlanmıştır. Ancak Devlet Memurları Disiplin Yönetmeliği’nin 6. maddesi uyarınca, disiplin amiri olmayan yöneticiler, sadece disipline aykırı durumları yetkili disiplin amirine bildirmekle yükümlüdür. Bu durum, idari amirlik kavramının disiplin yetkisi ile doğrudan ilişkilendirilmemesi gerektiğini göstermektedir.
MEB’in Görüşü: Şube Müdürleri Amir Statüsünde
Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü, 2 Ocak 2023 tarihli ve 67297068 sayılı yazısıyla konuya açıklık getirdi. Yazıda şu ifadeler yer aldı:
“İl ve ilçe milli eğitim müdürlüklerinde, milli eğitim müdürlerinden sonra gelen yetkili isimler müdür yardımcıları ve şube müdürleridir. Bu nedenle, disiplin amiri yetkisi bulunmasa da, şube müdürleri okul müdürlerinin amiri olarak değerlendirilebilir.”
Bu görüş doğrultusunda, şube müdürlerinin doğrudan bir disiplin yetkisine sahip olmadığı ancak idari hiyerarşi içinde okul müdürlerinden üst konumda olduğu vurgulandı. Bu açıklama, eğitim camiasındaki belirsizlikleri gidermeye yönelik önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
MEB’in bu görüş yazısı, özellikle okul yöneticileri ve il/ilçe milli eğitim müdürlüklerinde görev yapan yetkililer açısından önemli bir referans noktası olacak. Şube müdürlerinin yetki alanlarına dair daha fazla açıklık getirilmesi, sahadaki uygulamaların daha sağlıklı yürütülmesine katkı sağlayacaktır. Eğitim yöneticileri, bu yeni çerçevede görev ve sorumluluklarını daha net bir şekilde değerlendirme fırsatı bulacaktır.